Ketojenik Diyet Nedir? Nasıl Yapılır?

Son yıllarda popülerliği artan ketojenik diyeti eminim siz de çokça duymuşsunuzdur. Peki ketojenik diyetin temelinin bir tedavi protokolü olduğunu biliyor muydunuz? Ketojenik diyet ilk olarak 1920’li yıllarda epilepsi tedavisi için günde 50 gram daha az karbonhidratlı beslenme şeklinde uygulanan bir tedavi protokolü olarak ortaya çıkmış. Bu beslenme planında karbonhidratların yerini yağlar alıyor ve beslenme düzeni, yüksek yağ, düşük karbonhidrat, orta derecede protein içerecek şekilde oluyor.

Ketojenik diyet denince birçok kişinin aklına yüksek protein geliyor olabilir ama  ketojenik diyet yüksek proteinli diyet demek değil.  Ketojenik diyette karbonhidrat ve protein alımı sınırlı, hatta günlük karbonhidrat alımı 50 gramın altında ve bu durum vücutta keton cisimciklerinin oluşmasını sağlıyor. Oluşan keton cisimciklerinin enerji kaynağı olarak kullanılmasıyla yağ yakımı hedefleniyor. Ama dikkat ! Ketojenik diyet kontrollü uygulanmazsa ketosiz sebebiyle bazı yan etkiler görülebiliyor. İlk karşılaşılan ve fark edilen durum genellikle ağız kokusu oluyor, aşırı susama, idrar yapma ve dehidrasyon (sıvı kaybı), bulantı veya kusma, ishal, karın ağrısı, başa ağrısı hatta bilinç bulanıklığı da yaşanabilecek yan etkilerden. Bunların yanı sıra yüksek protein ve yüksek yağ içeren bir diyet programı kalp, böbrek, kemik sağlığı için de riskler taşıyabiliyor. Ketojenik diyet bir tedavinin parçası olduğunda kısa süreliğine hekim kontrolünde uygulanabilse de uzun süreli ve sürdürülebilir bir diyet programı değildir. Ketojenik diyette süt grubu besinlerin kısıtlanması, kalsiyum eksikliğine, kısıtlanan sebze ve meyve grupları da vitamin ve mineral eksikliğine sebep olabilir. Bunun yanı sıra ketojenik diyetin bağırsak florasını da olumsuz etkilediğine dair çalışmalar vardır. Çünkü tahıllardan gelen lif ve fermente besinler de karbonhidrat içerdiği için ketojenik diyette yasak. Son zamanlarda ketojenik diyetin kilo verme sürecine olan katkısı da oldukça gündem de. Bu konuda yapılan bilimsel çalışmaları göz ardı edemeyiz. Yine de düşük karbonhidratlı ketojenik diyet uygulanacağı zaman mutlaka alternatif besinlerle bir uzman kontrolünde besin ögesi eksiklerinin tamamlanması gerektiği unutulmamalı.

Ketojenik Diyet Örneği

Sabah

1 fincan çay ya da bitki çayı

1 yumurta ile avokadolu omlet

10 adet zeytin

Söğüş tabağı

Öğle

1 kase tavuk suyu çorba

6-8 yemek kaşığı kabak yemeği

4 yemek kaşığı yoğurt

Ara Öğün

1 küçük boy muz

2 adet ceviz

Akşam

4-5 adet ızgara köfte

1 kase mevsim salata (1-2 yemek kaşığı zeytinyağ ilaveli)

*** Bu menü tamamen örnek olarak yazılmıştır, size uygun olan beslenme planı için mutlaka bir uzman ile görüşün.

Ketojenik Diyette Ne Yenir?

Ketojenik diyette temel olarak  hayvansal kaynaklı gıdaların, doğal ve sağlıklı yağ kaynaklarının ve düşük karbonhidratlı sebzeler tüketilebiliyor. Kırmızı et, tavuk, balık ve deniz ürünleri, hindi, yumurta ve peynir gibi besinleri belirli bir oranda tüketebiliyorsunuz. Aynı şekilde yeşil yapraklı sebzeler, salatalık, brokoli, karnabahar, lahana, kabak, mantar gibi düşük karbonhidratlı sebzeler, tüm baharatlar, şeker içermeyen sosların tüketimi de serbest. Ketojenik beslenme, yağ ağırlıklı bir diyet tipi olduğu için zeytinyağı, tereyağ, sade yağ, avokado, yağlı tohumlar ve diğer doğal yağlar da beslenme planınız dahilinde oluyor. Her diyette olduğu gibi ketojenik diyette de besin ögeleri oranları ve gramajları çok önemli. Bu nedenle beslenme planı oluşturulurken bir beslenme uzmanından destek almak son derece önem taşıyor.

Ketojenik Diyette Neler Yasak?

Ketojenik diyette yağ ve protein oranı yüksek besinlerin tüketimine izin verilirken karbonhidrat içeren besinlerin tüketimi sınırlanıyor. Buğday, arpa, çavdar, yulaf, mısır, pirinç gibi tahıl ürünleri, basit şeker içeren ürünler, meyve ve meyve suları, patates gibi kök sebzeler, nohut, kuru fasulye, mercimek gibi baklagillerin tüketimi ise karbonhidrat içerikleri açısından yine sınırlı.

Ketojenik Diyetin Faydaları Nelerdir?

Epilepsi hastalığının tıbbi beslenme tedavisi olarak ortaya çıkan ketojenik diyet, son yıllarda kilo kaybına olan etkileriyle gündeme geliyor. Yapılan çalışmalar ketojenik diyetin İştahı baskılamaya yardımcı olabildiğini ve ketosiz yolu ile yağ yakımına destek olduğunu ortaya koyuyor. Kanser üzerinde de olumlu etkileri olduğunu gösteren çalışmalar mevcut. Geçtiğimiz yıl Med dergisinde yayımlanan bir çalışma, karbonhidrat ve protein açısından düşük, ancak yağ açısından yüksek olan ketojenik bir diyetin, üçlü ilaç tedavisi ile birleştirildiğinde pankreas kanseri hücrelerini öldürmeye yardımcı olduğunu bildiriyor. Ketojenik diyetin, kanseri daha da zayıflatan pro inflamatuar tümör geni ekspresyonunu indükleyerek antitümör bağışıklığı üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğu da sonuçlar arasında. Yapılan çalışmalar ketojenik diyetin otizm, kanser, epilepsi, dirençli kilolar, bazı insülin direnci vakalarında olumlu sonuç gösterebileceğini ortaya koysa da uzun vadeli uygulanmasının bilimsel anlamda hala tartışmalı olduğunun altını çizmemiz gerekiyor.